Perplexity Comet Android'de: Yapay zekalı tarayıcılar mobilde hızlanıyor

Paylaş:
Perplexity Comet Android'de: Yapay zekalı tarayıcılar mobilde hızlanıyor

Perplexity, Temmuz ayında duyurduğu yapay zekâ odaklı tarayıcısı Comet ile masaüstünde zaten dikkat çekmişti. Şimdi ise şirket, tarayıcının Android sürümünü yayınlayarak rekabeti mobil dünyaya taşıyor. Böylece sadece masaüstü bilgisayarlarda değil, doğrudan cebimizde de yapay zekâ destekli bir gezinme deneyimi mümkün hâle geliyor.

Bugüne kadar yapay zekâ destekli tarayıcı denildiğinde akla genellikle masaüstü uygulamalar geliyordu. Comet’in Android’e adım atması, bu tablonun değişmeye başladığını gösteriyor. Google’ın yıllardır hâkimiyetini sürdürdüğü Chrome ekosistemine, bu kez arama kutusunu değil, tüm tarayıcıyı yapay zekâ etrafında kurgulayan bir rakip dahil oluyor.

Perplexity Comet nedir, nereye konumlanıyor?

Perplexity, uzun süredir klasik arama motoru deneyimine bir alternatif geliştirmeye çalışan, soru–cevap ve kaynak odaklı bir yapay zekâ platformu olarak biliniyor. Comet tarayıcısı ise bu yaklaşımı bir adım ileri taşıyor: Kullanıcı, önce arama kutusuna gidip sonra yan tarafta yapay zekâyı açmak yerine, doğrudan tarayıcının kendisini bir AI arayüzü olarak kullanıyor.

Masaüstü sürümünde Comet, ziyaret edilen sayfaları analiz ederek bağlamı anlayabiliyor, içeriği özetleyebiliyor ve kullanıcıya “sırada ne yapmak istediğini” soran bir yardımcı gibi davranıyor. Yani tarayıcı, sadece sekmeler arasında dolaşmak için kullandığımız pasif bir araç olmaktan çıkıp, aktif bir seyir ve keşif asistanına dönüşüyor.

Android sürümü de bu yaklaşımı büyük ölçüde koruyor; ancak doğal olarak mobil platformun sınırlamaları ve kullanım alışkanlıklarıyla yeniden şekillenmiş durumda.

Android sürümü: Masaüstü deneyimi cebine taşıyan adım

Comet’in Android’e gelmesi, özellikle mobilde çok vakit geçiren kullanıcılar için kritik bir eşik. Artık:

  • Ziyaret ettiğiniz bir sayfanın özetini tek dokunuşla çıkarabiliyor,
  • Açık sekmelerinizle ilgili işlem yapmasını (karşılaştırma, sıralama, filtreleme vb.) isteyebiliyor,
  • Yeni bir sorguyu yine tarayıcı içinden, bağlamı kaybetmeden başlatabiliyorsunuz.

Tüm bu işlemler, tarayıcının içerisine gömülü olan Perplexity yapay zekâsı üzerinden gerçekleşiyor. Kullanıcı, ayrı bir uygulama veya sekme açmak zorunda kalmadan, okuduğu içerikle aynı pencerede yapay zekâyla konuşabiliyor. Bu da özellikle haber okumak, araştırma yapmak veya teknik bir dokümanı anlamak gibi senaryolarda ciddi zaman kazandırıyor.

Sesli etkileşim: Eller serbest, ama şimdilik sadece İngilizce

Comet’in Android versiyonunun öne çıkan özelliklerinden biri de sesli etkileşim desteği. Kullanıcılar, sadece metin yazarak değil, telefona konuşarak da Perplexity’ye soru sorabiliyor; bir sayfayı özetlemesini ya da belirli bir görevi tamamlamasını isteyebiliyor.

Buradaki önemli sınırlama, sesli sohbetlerin şu anda yalnızca İngilizce olarak çalışması. Yani Türkçe içerikleri özetletmek, Türkçe bir sayfanın bağlamını anlamak mümkün olsa da, bu etkileşimi sesle yapmak için İngilizce konuşmanız gerekiyor. Bu, Perplexity’nin dil altyapısını ve konuşma katmanını geliştirdikçe çözülebilecek bir eksiklik; ancak ilk sürümde şirketin önceliğini küresel pazar ve İngilizce kullanıcılar olarak belirlediği açıkça görülüyor.

Yine de mobilde sesli komutlarla bir tarayıcıyı yönlendirebilmek, özellikle yolda, toplu taşımada veya ellerin meşgul olduğu durumlarda ciddi bir kullanım kolaylığı sunuyor.

AI ajan özellikleri: Masaüstünde var, mobilde yolda

Comet’in masaüstü sürümünü farklılaştıran unsurlardan biri, belirli görevleri yarı otonom biçimde yerine getirebilen AI ajan yetenekleriydi. Örneğin:

  • Belirli bir konu hakkında araştırma yapıp sonuçları derlemek,
  • Farklı sitelerden topladığı verileri karşılaştırmak,
  • Birden fazla adımı olan çevrimiçi görevleri (örneğin rezervasyon veya alışveriş) uçtan uca organize etmek gibi işlevler, masaüstü sürümünde kademeli olarak test ediliyordu.

Android sürümünde ise bu ajan kabiliyetleri henüz tam anlamıyla yer almıyor. Perplexity şu anda mobilde daha çok “yardımcı asistan” rolüne odaklanmış durumda: içerik özetleme, bağlamı koruyarak yeni aramalar yapma ve sayfalar arasında anlamlı geçişler kurma gibi işlevler ön planda.

Şirketin planları arasında ajan özelliklerini zamanla mobil tarayıcıya da taşımak var. Bu gerçekleştiğinde, telefondaki tarayıcınızın sizin adınıza web siteleriyle etkileşime girerek belirli görevleri otonom biçimde çözmesi mümküne daha da yaklaşmış olacağız.

iOS sürümü ve platform stratejisi

Perplexity, Comet’i önce masaüstüne, ardından Android’e getirerek adım adım ilerleyen bir dağıtım stratejisi izliyor. Yol haritasında iOS için bir sürüm de bulunuyor; ancak şirket, her platformda deneyimin olgunlaştığından emin olmadan tam anlamıyla “her yerde aynı anda” olmayı tercih etmiyor gibi görünüyor.

Bu yaklaşımın iki önemli nedeni var:

1. Performans ve stabilite: AI ağırlıklı tarayıcılar, klasik tarayıcılara göre daha yüksek kaynak tüketebiliyor. Perplexity, her platformda kullanıcı deneyimini kontrollü şekilde optimize etmek istiyor. 2. Geri bildirim döngüsü: Önce sınırlı bir kullanıcı kitlesiyle başlayıp, gerçek kullanım verilerine göre hem modeli hem de arayüzü geliştirmek, özellikle yeni bir ürün kategorisinde daha sağlıklı ilerleme imkânı sunuyor.

Android sürümünün yayınlanmasıyla birlikte, iOS tarafındaki baskının da artması beklenebilir. Zira kullanıcılar, özellikle çoklu platform kullananlar, “her cihazda aynı zekâyı” görmek istiyor.

Rekabet tablosu: Chrome, ChatGPT Atlas ve diğerleri

Comet’in Android’e gelişi, yalnızca Perplexity açısından değil, yapay zekâlı tarayıcılar pazarı açısından da kritik. Son dönemde:

  • OpenAI, macOS için ChatGPT Atlas tarayıcısını tanıtarak Chrome’a doğrudan rakip oldu,
  • Brave, Vivaldi ve Opera gibi oyuncular kendi AI özelliklerini tarayıcılarına entegre etti,
  • Google ise Chrome içinde Gemini tabanlı özetleme ve asistan yeteneklerini yaygınlaştırmaya devam ediyor.

Bu resimde Comet’i ilginç kılan, ürünün en baştan itibaren “AI-first” olarak tasarlanması. Chrome veya diğer geleneksel tarayıcılarda yapay zekâ, çoğu zaman sonradan eklenen bir özellik gibi dururken, Comet’te gezinme deneyiminin merkezinde yer alıyor. Android’e bu kadar erken gelmiş olması, Perplexity’ye bu alanda ciddi bir ilk hareket avantajı kazandırabilir.

Neden önemli? Mobilde AI tarayıcı deneyiminin geleceği

Bugün çoğumuz haber okumayı, sosyal medyada dolaşmayı, e-posta kontrolünü ve hatta araştırmanın ilk adımlarını masaüstünden çok, telefondan yapıyoruz. Buna rağmen, yapay zekâ destekli tarayıcı deneyimi uzun süre masaüstüyle sınırlı kaldı. Comet’in Android’e gelmesi, bu dengesizliğin yavaş yavaş kapanmaya başladığının işareti.

Kullanıcı tarafında bu ne anlama geliyor?

  • Daha az sekme, daha fazla özet ve bağlam,
  • “Bu sayfadan çıkmadan bana şunu hazırla” diyebileceğiniz bir tarayıcı deneyimi,
  • Araştırma, alışveriş, haber takip ve dokümantasyon gibi süreçlerin mobilde daha akıcı hâle gelmesi.

Geliştiriciler ve içerik üreticileri içinse bu, web sayfalarının artık sadece insanlar tarafından değil, tarayıcı içindeki yapay zekâlar tarafından da okunacağı bir dönem anlamına geliyor. İçerik yapısı, okunabilirlik, kaynak gösterimi gibi konuların önemi giderek artacak.

Sonuç: Yarış yeni başlıyor

Perplexity Comet’in Android’e gelmesi, hem şirket için hem de yapay zekâ destekli tarayıcı ekosistemi için önemli bir dönüm noktası. Henüz tüm ajan özellikleri mobilde hazır değil, sesli sohbet yalnızca İngilizce çalışıyor ve ürün hâlâ erken sayılabilecek bir aşamada. Ancak buna rağmen Comet, “ilklerden biri” olmanın avantajını kullanarak kullanıcı alışkanlıklarını dönüştürme potansiyeline sahip.

Önümüzdeki dönemde, ChatGPT Atlas’ın diğer platformlara açılması, Chrome’un Gemini ile daha entegre hâle gelmesi ve yeni AI tarayıcı oyuncularının sahneye çıkması bekleniyor. Bu rekabet, en sonunda kazanan taraf olarak büyük ihtimalle bizi, yani kullanıcıları ortaya koyacak: Daha kişisel, daha bağlamsal ve daha akıllı bir web deneyimi.

Eğer Android kullanıyorsanız ve tarayıcıda yapay zekâyı gerçekten merkeze almak istiyorsanız, Comet’e şans vermek için doğru zaman olabilir.

Makale Bilgileri

Yazar: İsmail Hakkı EREN
İlgili Yazılar
18 Ayınız Var

Birkaç hafta önce, The Argument Genel Yayın Yönetmeni Jerusalem Demsas benden, yapay zekâ sistemlerinin 18 ay içinde büt...

Devamını Oku